28 Haziran 2016 Salı

I Miss You/ Missing You

Eveet. Başlayıp başlamamak konusunda çok fazla tereddütte kaldığım bir diziydi I Miss You benim için. Dizinin dram türünde olması ve yapılan yorumlar beni biraz korkutmuştu açıkçası. Yapılan yorumların arasında "Psikolojinizi bozuyor." vb. yorumlar bile vardı :). Lakin ben yorumlara falan aldırış etmeyip başlamaya karar verdim. Dizinin yanılmıyorsam ilk 4 bölümü tamamen bu 3 karakterimizin çocukluklarını anlatıyor. Lee Su Hyun ve Han Jung Woo iki baş karakterimiz 15 yaşında karşılaşıyorlar ve çok iyi arkadaş oluyorlar. Tabii Han Jung Woo , Lee Su Hyun'ın tek arkadaşı oluyor çünkü Lee Su Hyun'un babası o zamanlar katil olarak biliniyor. Daha sonra bu iki baş karakterimiz birbirlerine aşık oluyorlar ancak kötü bir olay sonucu ayrılmak zorunda kalıyorlar. Zaten 5. bölümün başında 14 yıl sonraya geçiliyor ve kader Lee Su Hyun ile Han Jung Woo'yu bir kez daha karşılaştırıyor.
Öncelikle bu kısımdan sonra SPOİLER olabileceğini belirteyim. Diziyi izlemediyseniz bundan sonrasını okumayın!!! Spoiler bitti yazan yerden devam edebilirsiniz.

Dizide ben çocukluk hallerini oynayan oyunculara bayıldım. Rollerini o kadar güzel yansıtmışlar ki.
Ayrıca Han Jung Woo karakterinin diğer baş roller gibi kıza karşı hiç hata yapmayan hep en doğrusunu yapan bir karakter olmaması da benim hoşuma gitti zira öbür türlü karakter inandırıcılığını yitiriyordu. Ayrıca bu diziyi izlerken her karakterin yaptığı hatalara onların gözünden bakmanız lazım. Hepsinin kendine göre çok inandırıcı sebepleri olabiliyor ve tek bir suçlu bulmanız bu sebeple zorlaşıyor açıkcası.
Jung Woo ve Su Hyun' ın 14 yıl sonraki ilk karşılaşmalarında Jung Woo'nun onu tanıyabilmesi bence çok güzel bir sahneydi ve Jung Woo'nun o anki hali ne kadar acı çektiğinin de birebir göstergesiydi aslında. Ne kadar Kang Hyeong Jun karakterinden de nefret edemesem de( çünkü küçüklüğünden beri psikolojisinin yerinde olmadığını düşünüyorum.) ben hep Su Hyun ve Jung Woo nun birlikte olmasını istemiştim çünkü Su Hyun Jung Woo ya gerçekten aşıktı ancak Jun ile adeta kardeş gibiydiler ya da iki yakın dost.
Ve Kang Hyeong Jun kısaca Jun yani. Hem annesi hem kardeşi hem de annesinin en yakın arkadaşı tarafından yüz üstü bırakıldığını düşünen kendine tutunmak için birini aradığı zaman Su Hyun ile karşılaşması sonucu ona aşık olduğunu düşünen bir karakterdi. Küçüklüğünde yaşadığı olaylar onda tüm karakterlerden farklı bir etki bırakmış ve onu bir katile dönüştürmüştü. En son sahnede ise Jun iyice aklını yitirmiş bir durumdaydı. Ben Jun karakterinin o kadar acının ardından daha güzel bir snu hak ettiğini düşünüyorum. Bir tek onun yaşadığı son beni ikna edemedi açıkcası.
SPOİLER BİTTİ
 Lakin dizinin geneline baktığımızda ben dizinin acıklı ama psikoloji bozacak kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. Ancak benim yaşımın altındaysanız izlemeniz sizi kötü etkileyebilir. Çünkü dizi gerçekten yaşandığı takdirde gerçek hayatta çok ağır olayları anlatıyor ve bunu gerçekten iyi yansıtmış olduğunu düşünüyorum. Eğer dram türünden nefret etmiyorsanız bu diziyi izlemenizi  öneririm. Ama dediğim gibi 14 yaşından küçükseniz sizi bir süre kötü etkileyebilir.
Bir dizi yorumunun daha sonuna geldik. Yorum kısmında benimle dizi hakkındaki düşünclerinizi paylaşın lütfen.:D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder